Epidural Normal Doğum


Doğum ve ardından geçen ilk bir hafta ile ilgili hikayeler, kaç hamile kadın ya da yeni anne tanıyorsanız o kadar çok artacaktır bence. Eminim ki bazı ortak noktaları olsa dahi her kadın yeni bir hikaye olacaktır. Bu da benim hikayem..

Doğumdan bir gün ile başlamak lazım sanırım..

3 Nisan.. 


Her şey yolundaydı. Yani doğum ile ilgili herhangi bir belirti yoktu ve biz doğum yaklaşıyor diye alışveriş merkezine gidip kalan eksik bir kaç alınacak parçayı alalım dedik. Hazır bebek gelmemişken diye düşündük :) iyi ki de gitmişiz..
Akşam eve geldiğimizde hafif bir bel ağrısı hissediyordum ama genelde alışveriş merkezinde zaman geçirdikten sonra oluyordu. Yürümekten dolayı, yorgunluktan dolayı diye düşündüm her zaman ki gibi.. Eve gelince tuvalete girdim. Halk arasında ‘nişan’ denilen hafif pembemsi bir kan, akıntı geldi.. Çok oyalanmadan doktoruma da haber verip yattım.. Artık bebek yoldaydı bunu biliyordum :)

4 Nisan 

Kahvaltıdan sonra ağrımın hala hafif bir şekilde devam ettiğini fark ettim.. Ama değişik olan ara sıra gelen gidip ağrılardı. Rahatsız edici boyutta olmasa da ‘nişan’ dan dolayı her an doğumun başlayabileceğini biliyordum. Bütün gün yatarak, uzanarak devam etii.. hafif hafif ağrılarım oluyordu. Sonra bunların sıklık aralığını yazmaya başladım ama çok fazla dikkat çeken bir durum yoktu. Ortalama yarım saat gibiydi. Öğlen yine tuvalete gittiğimde ‘nişan’ dediğimiz kanlı sıvıdan bir miktar daha gördüm. Daha koyu, kıvamlı bir yapıda. Ağrılarımdan dolayı da artık bebek yola çıkmıştı hissediyordum :)
Ağrıları takip ettikçe sıklaşmaya başladı. Akşam 7 civarı 13-15 dk sıklığına gelmişti. Bizde doktorumuzu aradık. Biz hastaneye geçiyoruz diye haber verdik. Çünkü saat ilerlemesin istedik hem, hem de ağrı sıklaşmadan rahat rahat orada olalım istedik. (Yukarıda ki fotoğraf hastaneye giderken çekildi .))


Hastaneye gittiğimizde kontrole aldılar hemen, artık ağrıları daha derinden hissediyordum. Bel ağrısı gibi bir şey yaşıyordum sanki ama şaşkın şaşkın da etrafıma bakıyorum hala olayın farkında değilim. Açıklık 4 cm olarak belirlendi muayene sırasında, ve aslında sancılar 2-4 dk sıklığında geliyormuş ama ben hepsini hissetmiyormuşum :) Muayene yapan hemşire çok güçlü olduğumu söyledi o 1 cm açıklığı varken hastaneye gelmiş, 4 cm de ise bas bas bağırıyormuş :)


Odaya aldılar beni, bu sürede tabi yine biraz zaman geçti, cihaza bağlı durumdayım. Takip ediyorlar. Epidural ile ilgili konuşuyoruz artık takalım dediler sancıları hissetmemem için. Doğumla ilgili en korktuğum şeylerden biri Epidural yapılması gereken an ile ilgili hikayelerdi. Nedense korkunç bir acı olacağına inanıyordum. Neredeyse doğum kadar zorlayacağını düşünüyordum. Hiç alakası yokmuş :) Anestezist sanırım yapan kişinin adı, tam emin değilim.. İçeride sadece bir kişi kalabilir dediler Ediz vardı sanırım o an çok hatırlamıyorum :) Anestezist süreci anlatıyor bir yandan şöyle olacak şunu hissedeceksin şuan vs. Yatakta öne doğru oturdum, hemşire göbek-gögüs kısmına bir yastık verdi destek olması için bir de elimi tuttu. Tamam herhalde birazdan kararacak dünyam diye düşünmeye başladım. Anestezist belinizden bir iğne yapıyor. Ne mi hissettim? Hiç! Sonra da sadece kımıldama hafif bir gıdıklanma hissi olacak dedi o sırada sanıyorum ki ilaç vermeye başladı. Hafif bir gıdıklanma hissi oldu ama 3-5 saniye sürüyor o da. Canınızı acıtan bir şey değil.





Bir süre sonra ekrandan ağrıları takip ediyoruz ve ben hiçbir şey hissetmiyorum. Gerçekten çok kuvvetli sancılar geliyor ama ben hissetmiyordum. Hatta telefonum elimde instagram’a yazı bile yazdım :) o kadar yani.. epidural normal doğum için prenses doğumu demişlerdi doğruymuş :) E ben de prenses doğuracağım zaten diyerek ciddiye almıyordum ama epidural çok rahatmış haberiniz olsun! :)


Bir süre sonra ben bu sancıyı hissettim ama acımadı demeye başladım. Ediz’de ekrandan takip ediyor evet çok güçlüydü ya da fena değildi gibi yorumlar yapıyor. Giderek hissettiğim sancı şiddeti düşmeye başladı. Mesela 12-10 şiddetinde geleni önceden çok az hissettim sanki derken, 6-8 için hissettim bunu demeye başladım. Ama başlardaki ağrılardan değildi. Farklı bir şeydi. Ikınma hissiyatı veriyordu. Basınç gibi bir duygu. Giderek sıklaşmaya başladı, hemşire artık biraz nefes çalışmaları yapalım dedi. Ikınma hareketleri, denemeleri yapıyoruz. Nasıl nefes almam gerektiğini anlatıyor hemşire.

Derken artık gece yarısı oldu. 5 Nisan olarak devam ediyoruz :)

Belli aralıklarla nefes çalışmalarına devam ediyoruz. Annem bacağımdan, Ediz elimden tutuyor. Ben ıkınıyorum ama ağrı-basınç gibi olan şiddette şeyler hissediyorum. Bunları hissetmemi istediklerini o yüzden epidurali arttırmadıklarını açıklıyor hemşire. Daha sonra hemşire tamam artık ıkınma lütfen dedi. Odada zaten bu sürede hazırlıklar var. Başka bir yere ya da ameliyathaneye gitmeyi bekliyordum ama düşündüğüm gibi değilmiş :)
Bebek bakımı ile ilgili olan her türlü makine odada mevcut, bir de üzerinde örtü olan bir araba gibi şey daha getirdiler.
Bu sırada benim yatağımın kenarlarına bacaklarımı koymam için olan aparatlar (adı ne bilmiyorum çatal sanırım) takıldı. Tavandan ameliyathane ışıkları çıktı. Doktorumun sesi geldi. Hazır mıyız? Nasılız gibi sorularla? Nasıl yani geliyor muydu artık bebeğim? Suyum gelmedi ki hem benim daha diye düşünürken doktorum suyunu patlatacağım şimdi dedi. Suyum boşaltıldı. O sırada üzerime, bacaklarıma vs her yere steril örtüler örtüldü. Bir kez daha ıkınacaksın şimdi dedi doktorum. Tamam dedim. Annem bacağımı tutuyordu yine ve zaten hemşire ile yaptığımız çalışmalarda bebeğin kafasını görmüşlerdi Edizle birlikte. Şimdi bu sefer ben başımı sabit tutmak için Ediz’den destek istedim. Bir bacağımdan hemşire tutuyor diğerinden annem, elimi-kafamı vs Ediz tutuyor. Ikın dediler ki zaten ben ıkınma refleksi gelirken haber verdim. Evet bir kez daha dediler ve sonra karnımın üzerine bebeğimi koydular! Ne olduğunu tam anlayamadan şaşkın şaşkın bakıyorduk :) Ediz’e de göbek bağını kesmek ister misin dedi doktor. Göbek bağımızı da o kesmiş oldu :)
Bebeği temizlemek için vs aldılar, fotoğraf çekmek istiyorsanız çekebilirsiniz dediler. Ediz hemen heyecanla minnoşu çekmeye başladı :)
5 Nisan 2012′de 02:29′da küçük minnoşumuza kavuşma hikayemiz bu şekilde oldu yani :) 49.5 cm, 2987 gr merhaba dedi bize :)




-- Bu yazı bebeklehayat.com da yazılmış olup, yazar tarafından www.silayilmaz.com 'a taşınmıştır.




CONVERSATION

0 yorum:

Yorum Gönder